heyy!!! heyecanlı mısın?!

korkma, okudukça geçer!

28 Eylül 2007 Cuma

haberin yok, ölüyorum


bu parçada bize anlatmak istediği nedir? oturdum ve yazdım. dinlediğiniz bu şarkı aslında bize şunları diyor:

bakma bana öyle derin
(terk ettin beni ve hala niye yüzüme "seni seviyorum" der gibi bakıyorsun)
işim olmaz senle benim
(gururluyum kızım ben. ben siktir ettim seni)
hiç bu kadar sevilmedin
(seni, benim gibi seven birini "nah" bulursun)
gözlerinden okuyorum
(senin de acı çektiğinin farkındayım)
haberin yok, ölüyorum
(bu kadar gurur boşuna. bilmiyorsun ama sensizlik beni öldürüyor)

sorma bana nerelisin
(bana bir daha hiçbir şekilde yakınlık gösterme)
ne içersin ne giyersin
(senden çöp bile istemiyorum)
derdim sana derman olsun
(ulan ayrıldın benden. maf oldum, üzüntüm, derdim büyük. beni bu terk etmen sana ilaç olsun be)
ben gönülden okuyorum
(biliyorum, artık daha iyi olacaksın)
haberin yok ölüyorum
(ama bilmiyorsun, bu beni öldürüyor)

azdı yine deli gönül
(sana olan aşkın yine depreşti a q)
üzerine geliyorum
(hayaline sığınıyorum, kurtar beni)
geçti yine boş bir ömür
(seninle geçen yılların heba oldu gitti)
gözlerinden öpüyorum
(kapattım gözlerimi ve yine aklıma ilk gelen mutlu gözlerin oldu)
haberin yok ölüyorum
(bilmiyorsun değil mi lan, ölüyorum ulan, ölüyorum)

haberin yok ben ölüyorum
(allah belanı versin, ölüyorum sensizlikten)
sen gelirken ben gidiyorum
(sen hayata tekrar gelirken ben gidiyorum bu dünyadan)
dermanım yok ben ölüyorum
(ilacım sendin be. sen de gittikten sonra naparım ben)
ayrılırken ben içiyorum
(sen beni terk ettikten sonra işte, işte her şey böyle oldu. içiyorum artık kederinden)

yaa, işte böyle diyor sevgili okuyan kişiler. hepinizi gözlerinizden öperim...

ruslar neden sıcak denizlere girmek istiyor


uzun zamandır yazı yazmadığının farkındayım. zaten kendi kendime takılıyorum. bir nevi depolama işlemini görüyor burası. neyse konuya döneyim ben;

hey yavrum be! vakti zamanında çariçe olan katerina'ların ikincisi taş gibi bir hatun değilmiş. üstelik rus bile değil, almanmış. neyse efendim bu bir rus dan bile daha milliyetçi olan çariçe nin tek amacı sıcak denizlere inmekmiş. bu sebepten ötürü uzun vadeli bir plan yapmış. planın ilk safhası büyük bir başarı ile gerçekleşir. küçük kaynarca antlaşması ile kırım ı almış. artık son darbeyi vurma zamanı gelmiştir. önce torunu constantine ni tüm rus soylularına "istanbul imparatoru" olarak takdim eder. oysa bu yeni doğan masum bebeciğin hiçbir şeyden haberi yoktur. o zamanlar adı konstantiniyye olan istanbul un adını çarigrad olarak da değiştirir. böyle bir denyoluğu da vardır. tabi bu katerina nın yaptığı bunlardan ibaret değil. çarigrad imparatorluğu için ödenek çıkarır. tüm hazırlıklara başlar ve küçük constantine büyür. ama napolyon daha da büyür. rusların osmanlıya son darbeyi vurması için hazırlıklarını yaptığı sırada fransa ile neredeyse tüm avrupa arasında büyük koalisyon savaşları vardır. ruslar bu sırada çok insan ve enerji kaybeder. planlar unutulmaya yüz tutar. ta ki 1852 yılına kadar.

ruslar ingilizlere antlaşma teklif eder. osmanlıya son bir darbe vurulacaktır. ama ingilizler bunu kabul etmez. bu sefer ruslar tek başına devleti yıkmak için saldırıya geçer. bir yandan kafkasyadan, diğer yandan balkanlardan saldırır ama osmanlı diplomasi tarihinin en büyük başarılarından biri gerçek olur ve fransa ile ingiltere ve italya nın birliğini sağlamak için ingilizlerden yüz bulmaya çalışan piyomente devleti osmanlıya yardıma koşar. kırım harbi denilen bu savaşta 70.000 fransız ölür. zafer kazanılır. devlet bir daha kurtulmuş ve ingilizlerin yardımı ile ruslar yine sıcak denizlere inememiştir.

işte böyle efendim, 93 harbine kadar ruslar tüm orta asya yı alır. artık alacak yer kalmayınca ve biraz da balkanlarda ki osmanlı valilerinin beyinsizlikleri yüzünden isyan eden yerel halka yardım etme vaadiyle tekrar saldırır. istanbul-yeşilköy e kadar inerler. bu sefer gerçekten sıcak denizlere ulaşmışlardır. doğuda ise kars-ardahan elden çıkmıştır. durum fecidir ama almanya, ingiltere büyük devlettir. rusların kars ve ardahan ı almasından sonra basra körfezine inmesinden çekinen ingilizler de, berlin konferansında osmanlının tarafını tutmak için kıbrıs ı ister. hatta rusların daha ileriye gitmesi durumunda devlete yardım edeceğine de söz verir. antlaşmaya göre osmanlı, kars-ardahan ı geri aldığında ingilizler de kıbrıs ı bırakacaktır. ama o iş öyle olmaz. ruslar son darbeyi vurmaya çok yaklaşmıştır ama yine becerememiştir. belki yeşilköy e inen orduları açlıktan ve hastalıktan kırılacak duruma gelmeseydi bunu başarabilirlerdi. ama yine olmamıştı.

birinci dünya harbinde ise çanakkale savaşları zamanında istanbul a çıkartma yapak isterler. ama karadenizde gezinen alman yapımı koskoca yavuz ve midilli zırhlıları yüzünden buna cesaret edemezler. çünkü bu iki savaş gemisi rusların tüm karadeniz donanmasından daha tehlikelidir. ve nihayet sona geldik. ruslar gemi yapmaya en büyük çarlarından biri olan ivan ile başlar. amaçları sıcak denizlere inmektir ama ne baltık donanması, ne karadeniz donanması ve ne de uzak doğu donanması bunu başarabilmiştir. baltık donanması ingilizlerin hoşgörmesi üzerine çeşme de ki osmanlı donanmasını yakmaktan başka bir işe yaramaz. tarih bize şunu gösteriyor; tarihde donanması olup da bunu adam gibi kullanamayan tek devlet rusyadır. o kadar para harcamalarına karşın ellerine geçen koca bir hiçtir.
Related Posts with Thumbnails

...

ilet:

ytravisbickle@hotmail.com

Sayfalar

telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.