heyy!!! heyecanlı mısın?!

korkma, okudukça geçer!

14 Ağustos 2023 Pazartesi

oğluma öğütler

 baron von plastik'in oğluna verdiği öğütleri okuduğumdan beri hep aklımdadır böyle güzel bir öğütler dizesi oluşturmak. ehh, benim canavar da 1 yaşına geldi, ilerde okursa diye birkaç öğüt de ben vereyim.

- bu dünyada ailen hariç ciddiye alabileceğin hiç bir şey yok. ona göre davran.

- senden güçsüzlere kötü davranma. özellikle sadece işini yapan insanlara iyi davran, teşekkür et. ama o kişinin seni küçümsediğini fark edersen acıma, ez geç.

- bu bileklerde biten dar pantolonlardan uzak dur. ileride yine moda olabilir.

- ağlayıp zırlayan insanlardan uzak dur.

- senin için bir şeyler yaptığını söyleyen insanlardan uzak dur.

- şoförlüğün iyi olsun. dayın gibi kullanma sakın!

- sanal kavga dünyanın en gereksiz işidir, uzak dur. üzerine birden çok kişi geliyorsa ve teksen kaç. nerene ne batıracakları belli olmaz. ama hiç dayak yememek kötüdür. hiç dayak yememek tedbirsizliğe neden olur. teke tek kavga et, yumruk yemekten ve atmaktan korkma. ama burnunu koru!

- hangi ortamda nasıl içileceğini ben sana zaten öğreteceğim, iyi öğren.

- hayatından bezmiş ve/veya kumar bağımlısı arkadaş edinme.

- okeyden uzak dur, ama kağıt oyunlarını öğren. king ve briç oyna.

- bir müzik aletini çalmayı öğren ve güzel çal. hatta üniversitede müzik grubu kur kendine.

- elin alet kullanmaya yatkın olsun. mümkünse deden gibi kendi evini kendin yap.

- gelecek çok belirsiz olduğu için az biraz yetiştiricilik öğren, yenebilecek mantarları ve otları ben sana öğreteceğim.

- 40 yaşına geldiğinde muhtemelen ben çoktan ölmüş olacağım. kendi yaşadıklarını da düşünüp çocuk sahibi olmaya karar ver.

- ikinci dünya savaşı ve sanat tarihi ile sinema hakkında bilgin olsun.

- çakma ürün kullanma. iyi ayakkabı giy. ayakların çok önemli.

- arka cebinde cüzdan  taşıma. (baron'un tavsiyesi bu aynı zamanda)

- kızlarla eğlenebileceğin güzel mekanlar, sabahlayabileceğin güzel köşeler keşfet. bir kaç basit yemeği güzel yap.

- yapmak istemediğin bir şeyi yapmak zorunda değilsin. hayır de, siktir et.

- amatör olarak fotoğraf çekme ve şiir yazma. ama hikayelerini kağıda dök.

- sevdiğin insanlara selam ver ve sarıl. sarılmak güzel bir şey.

- sevdiklerine arada mektup az ve postala. abartmadan hediye al.

- talihsizlik diye bir şey yoktur. bahanelere sarılma.

- oğlum, acıma yetime, döner koyar götüne. bunu da unutma!

5 Mayıs 2023 Cuma

il resto non è importante


zamanın birinde taksimdeyken  arkadaşın birini aradım ve nerdesin diye sordum. o da başka arkadaşlarıyla içiyormuş ve ben de katıldım. 20 kişilik grup var ve ben bir tek benim arkadaşı tanıyorum. mekan da nevizade bu arada. neyse işte kızın biri sürekli italyan sevgilisinden bahsediyor. şöyle iyi böyle mükemmel, aslan gibi, kaplan gibi vs. kafamda biskolota erkekleri canlandı. sevgilisi de gelecek bu arada. böyle harala gürele eğlenip içerken gece yarısına doğru bizim italyan geldi.

ağbi adam bodur, saçın önü kel, arkadan at kuyruğu yaptırmış, üstelik göbekli. sırtında sırt çantası sırıtarak oturdu. ben oldum ŞOK!!

bu muymuş lan dedim içimden, antalya'ya gitsen bundan  bir dünya var! hayır, sırf bunu bulmak için uğraşılmaz, yurdum insanının italya görmüş versiyonu.

hayır, o kadar çok türke benziyor ki italyanca bilen bir türk mü diye de düşündüm. bizi mi kekliyon lan sen diye sinirle boğazına sarıldım çakma italyanın! bir harala gürele sormayın gitsin. başka bir yandan fatih akın geçiyor, gruptan biri fatihçiğim nasılsın diye sarıldı herife. bu arada yanımda tanımadığım bir lavuk var, gözlüklü, kıvırcık saçlı ve kaslı. o daha çok italyana benziyor a q. ama napoli taraflarından olsa gerek bana araba satmaya çalışıyor. ben o hengamede hangi italyanı boğazlayacağımı şaşırdım. kel italyana, istemiyom lan arabanı diye bağırıyorum, kıza dönüp sevgilin  de italyana benziyormuş gerçekten diyorum.

kendi hesabımı ödeyip  çıkmaya  karar verdim o karanlık geceden ama  o da ne. cüzdan yok! ertesi gün araba alacağım, fiat tipo üstelik, uzay mavisi renginde. polonya konsolosunun italyan eşininmiş araba. bayandan temiz, mis gibi araba. kaçırmamam lazım. cüzdanda peşinat var. o zamanın 1000 doları ağbi, benim 1 maaş yok. amına koduğumun italyanları hanginiz aldı lan çabuk geri verin demeye kalmadan gerçekten bir italyan gördüm birden bire. ne ara ben oraya geldim hiç hatırlamıyorum ama monica bellucci ile yüzyüze geldim. fatih akın'ın yanındaymış meğerse!

bu vesile ile yazarsam eğer monica hanım bir içim su. dayım emmim feda olsun sana ya monica diye bağırırken benim arkadaş elazığlı olmasına rağmen italyanca konuşmasın mı? bir bu eksikti a q!



29 Temmuz 2022 Cuma

ilhan irem

 


çaktırmadan bir çok kişinin hayatına bir şekilde dokunmuş bir müzisyen daha gitti.  herkesin hayatına girmiş bir nesil kayboluyor. ne çok insan seviyormuşum 70'lerden, 80'lerden..

18 Şubat 2022 Cuma

walter white vs gus fring

better call saul izlerken fark ettim ki breking bad dahil olay bir imparatorluk kurmak isteyen idealist bir kişi ile ona çöken yeni yetme bir kişi arasında mücadeleler var. gus inanılmaz bir sabır ile en sonunda kocaman bir karteli çökertip en tepeye çıkıyor. ama kaybediyor. 

mc gill mücadelesi daha ilginç. james ağbisine hayran bir kişi. onun gibi olmak istiyor. ama kendisinin senelerce uğraşıp başardığı her şeye kardeşinin bir kaç hamle ile ulaşmasına inanılmaz bozulan bir ağbi var ortada. bir süre sonra tek amacı kardeşini mahvetmek olan ağbi, hayatta bir amacı kalmayınca intihar etmeyi seçiyor. 

hayat ne garip! uzun yıllar da çalışsan, bir kaç adımda da o seyiyeye gelsen eninde sonunda kaybediyorsun.





28 Ekim 2021 Perşembe

malthus'un nüfus kuramı

bu adamı ve kuramını bilirsiniz. kısaca vikiden kopyalayıp yapıştırırsam eğer; uygun şartlarda herhangi bir kısıtlayıcı faktör (salgın vb.) yoksa popülasyon geometrik dizi biçiminde artar (2, 4, 8, 16, 32, 64, ...), oysa besin maddeleri aritmetik dizi biçiminde artar (1, 2, 3, 4, 5, 6, ...). Doğada aradaki bu fark, popülasyonda bazı bireylerin ölümlerine neden olur ve bir denge sağlanır. böyle der bu kişi. ama bunu yazma nedeni başkadır. bu çakalın önde gideni kişi endüstrinin oluşmaya başladığı o devirde düşük işçi ücretini savunmak için bu tezi geliştirmiştir. fazla ücret verirseniz bu işçiler daha çok ürer. nüfus artış hızı, gıda arzından fazla olur ve kıtlık çıkar ve bunlar ölür, nüfus dengeye gelir. buna neden olmamak için bu açlara aç kalmayacak kadar ücret verin. böylece hem geç evlenirler, hem de fazla çocuk yapmazlar. o dönemin kapitalistleri bu işe pek sevinmişlerdir. düşük ücret, yüksek kâr, kendilerine minnettar bir sınıf, daha ne! hala bu tezin geçerliliğini savunanların ise aklına şaşarım.

22 Temmuz 2021 Perşembe

İsveç

bu 2 gündür, isveçli metalciler vey ikea çalışanları, belkide volvocular beni izliyor. firefox üzeeinden ve machintosh kullanıyorlar. 2011 ve 2012 de yazdığım ve yorum yapılmış yazılarımı okuyorlar. günlük 40 olan sayı 2000 oldu. valla bak, kimdir bu kişiler. yorum yazsın..

31 Mayıs 2021 Pazartesi

taharet musluğu 6

takipçilerim böyle bir seri yaptığımı bilir. bu da japon tuvaletleriymiş. bizim alaturkalara benziyor. zaten fotoğrafı bulduğum @Yoshienomoto da bizimkilere avrupada neden alaturka denildiğine şaşırmış! japonca adı alajaonka imiş. yani japon tuvaleti. bizimkiler bence daha kullanışlı..

22 Mart 2021 Pazartesi

levan polkka

bu şarkının bu kadar popüler olduğunun farkında değildim. belki hala farkında olmayan vardır, çok güzel olmuş..

22 Şubat 2021 Pazartesi

şarkıcı ege'nin eski sevgilisi

90'lı yılların sonuna doğru star'da değişik bir program vardı. oktay derelioğlu'nun gerçek annesi kim, atilla taş'ın gerçek babası kim vs tarzında haberler yapıyorlar, bu kişiler o kadınlarla stüdyoda buluyor, karşılıklı bağrışmalar vs. yine böyle bir program tanıtımında "şarkıcı ege'nin eski sevgilisinin babası kim?" dönüyor. açtın izledim. ege askere gittiğinde bu sarışın hanım kızımız depresyona girer ve bir ayağının olduğu almanya'ya geri dönmeye karar verir. uçakta bir almanla tanışır ve arkadaş olurlar. sonra ilişki yaşamaya başlarlar. evlenmeye karar verdiklerinde ikisi de büyük bir şoka girer. çünkü baba bir kardeştirler. hanım kızımız tv'den yalvarıyor ama "böyle bir şey olamaz, imkansız" diyor, annesinin yayına bağlanmasını istiyor. rol yapıyor desem rol de değil, çünkü yırtınıyor ve sürekli ağlıyor. en sonunda annesi yayına bağlandı ve o da ağlıyor, lafları eveleyip geveliyor, kız annesine yalvarıyor, anlayacağınız inanılmaz bir sahne. en sonunda anne dedi ki; "kızım siz kardeş değilsiniz, senin baban bahçıvan" yayın bu laftan sonra bitti. bizi izlediğiniz için teşekkür ederiz!

23 Aralık 2020 Çarşamba

hekimoğlu


 dr. house'u izlememiş biri olarak yazayım; çok şey kaçırmışım. türk versiyonu bu kadar güzel ise orjinali efsanedir.

umarın reyting yüzünden şu diziyi bitirmezler.

yakın zamanda house'un cd'lerini alıp toptan izlemeyi düşünüyorum.


26 Kasım 2020 Perşembe

diego


bazı insanlar ölümsüzdür. 86'da ingiltere maçını hatırlarım. siyah beyaz tv'de izliyorduk. belçika maçını hatırlamasam bile alman finalini yine hatırlarım. daha sonra 32. gün'de mehmet ali birand'ın onu ekrana taşımasını ve anlatmasını net şekilde hatırlarım. 90 dünya kupası finalinde o kaybedince hüngür hüngür ağladığımı bilirim. sokakta top oynarken "ben maradona'yım" bile diyemezdik. 94'te dopingli çıktığında maradonasız dünya kupası nasıl olur diye düşünmüştüm. hey gidi..

seviyoruz seni..

24 Kasım 2020 Salı

kasım


hızır günleri bitip, kasım günleri başlamışken kasımdan bahsetmemek olmaz değil mi sevgili izleklerim. ne de olsa kasımda aşk başkadır!

nişanyansözlük'e göre kasım, bölen taksim eden anlamına gelen arapça bir sözcüktür. önceki adı sümer-babil-ibrani-süryani-aramice kelime olan tisri-den gelme osmanlı zamanı teşrin-i sani cumhuriyetle birlikte ikinci teşrin. 

ilginçtir, teşrin ne demek diye bakınca doyurucu bir cevap yok. tdk, yılın on ve onbirinci ayına verilen ortak ad diyor. nişanyansözlük ise rumi takvimin sekizinci ve dokuzuncu ayları, ekim ve kasım sözcüğünden alıntıdır demiş. arapça sözcük aramice/süryanice tişrin "arami/süryani takviminin yedinci ayı" sözcüğünden alıntıymış. anladığım kadarı ile kendileri yedinci demek. bu da demek oluyor ki arami/süryani takvimi mayısta başlıyor. yani hızır günleri ile birlikte.

bilirsiniz, november de onuncu demek. çünkü eskiden takvim mart ayında başlıyordu. 1 nisan şakaları geçmişi de bu takvime dayanır.

not: fotolar google'dan..

 

23 Kasım 2020 Pazartesi

itiraf

 eski yazıları ve yorumları okurken fark ettim. bazen gereksiz şekilde sert yazıp, yorumlara aptalca cevaplar veriyormuşum. bu yüzden ben de eğlenceli bir parça yayımlayayım, keyfimiz yerine gelsin diyorum!





i will stop
(duracağım)
i will stop at nothing
(hiçbir şeyde durmayacağım)
say the right things
(doğru şeyleri söyleyeceğim)
when electioneering
(seçim geldiğinde)
I trust I can rely on your vote
(oyuna güvenebileceğimi biliyorum)

when i go forwards you go backwards and somewhere we will meet
(ben ileri sen geri giderken bir yerde buluşuruz)

riot shields
(isyan kalkanları)
voodoo economics
(voodoo ekonomileri)
it's just business
(sadece iş)
cattle prods and the IMF
(sığır sopaso ve IMF)
i trust I can rely on your vote
(oyuna güvenebileceğimi biliyorum)

when i go forwards you go backwards and somewhere we will meet
(ben ileri sen geri giderken bir yerde buluşuruz)

6 Kasım 2019 Çarşamba

mak cagır


seviyorum bu parçayı. tabi like jagger kısmını uzun süre mak cagır diye algıladım, o ayrı. olsun, benim de jagger gibi hareketlerim var, valla bak..

Just shoot for the stars if it feels right
And aim for my heart if you feel like it
Take me away and make it okay
I swear I'll behave
You wanted control so we waited
I put on a show now we're naked
You say I'm a kid my ego is big
I don't give a shit and it goes like this
Take me by the tongue and I'll know you
Kiss me 'til you're drunk and I'll show you all the moves like Jagger
I've got the moves like Jagger
I've got the moves like Jagger
I don't need to try to control you
Look into my eyes and I'll own you with them moves like Jagger
I've got the moves like Jagger
I've got the moves like Jagger
Baby it's hard when you feel like
You're broken and scarred
Nothing feels right, but when you're with me
I make you believe that I've got the key
Oh, so

17 Ekim 2019 Perşembe

VCD



97'nin sonbaharında cebimde para var ve deri mont ile müzik seti alma arasında kalmıştım. sonra ikisini de alıp bir güzel battım, o ayrı mesele, ama müzik setinden bahsedeyim.

neyse, bir dükkana girdim. philips'in iki modeli arasında kaldım. biri siyah biri gri. ama gri çok şık. ikisinin de özelliklerini sordum. siyah olanında VCD özelliği var dedi satıcı. VCD ney dedim, ben de bilmiyorum dedi. o bile bilmiyorsa niye siyahı alayım ki dedim, aldım griyi.

ve o kış kanal d VCD player ve film satışlarına başladı. işte o anda anladım VCD ney!

zaten 2000 gibi korsan cd işi başladı. her yerde madonna, queen toplama cd'leri vardı. sonra kazaa'yı öğrendim. yükle bilgisayara, oh miss..

akabinde hiçbir şeye gerek kalmadı. kulaklıkla kasetten walkman dinlediğim günlerden telefona geçiş yapalı çok oldu..

not: fotoğraf temsilidir! benim müzik setim senelerdir babamlarda durup duru..
Related Posts with Thumbnails

...

ilet:

ytravisbickle@hotmail.com

Sayfalar

telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.