bazen nişanyan etimolojik sözlüğü açıp merak ettiğim kelimelerin kökenine bakarım. bu sefer değişik dillerden gelen sözcüklere bakarken bir sürü kökeni ilginç kelime buldum. bende dedim bunları bloga atayım. belki okursunuz, belki bakar geçersiniz..
pampa: 1945. ispanyolca. güney amerika'da ağaçsız büyük ova. quech(kızılderili dili). bamba ova
abaza/abazan:
1929. abazan aç, özellikle cinsel açlık çeken. yaygın kanıya göre
çingeneceden alıntı olmakla birlikte 1892'de kaydedilen masturbasyon
anlamını bu şekilde açıklamaya imkan yoktur.
kanka:
1991. kanka (eril) ve anki (dişil) çingenece gramere uygun. türkçe kan
kardeşi deyiminden türediğine dair görüş açıklamaya muhtaç.
bistro:
1940. fransızca bistro kafe, küçük bar. rusca bistro çabuk. rus
ordusunun 1815'te paris'i işgali sırasında askerlere "çabuk" hizmet
veren kafelerden ötürü.
alo: 1924. fransızca allo telefon hitabı. ingilizce hallo/hullo. eski fransızca ho la "hey oradaki"
mitralyöz:
1870. fransızca mitrailleuse makinalı tüfek. fransızca mitraille bozuk
para, saçma. eski fransızca mite felemenk bakır para birimi. hol. mite
ufak şey, pire, bozuk para.
salaş: 1680. baraka. 1899. baraka şeklinde lokanta. macarca szallas ev. macarca szall konmak, yerleşmek.
babet:
1984. fransızca babette. bir kadın adı. elisabeth. ibranice elişava
"allah söz verdi" veya "allah memnun" ayakkabı modeli muhtemelen 1959
tarihli babette savaşa gidiyor filminde brigitte berdot'nun
canlandırdığı babette karakteri nedeniyledir.
net: 2000. internet. ingilizce net balık ağı, her çeşit ağ.
haraşo: 1929. güzel rus kızı (argo) rusca haraşo iyi.
kivi:
1998. ingilizce kiwi fruit. kiwi ise yeni zelanda'nın simgesi olan bir
kuş(maorice). ingilizce eski adı chinaberry(çin meyvesi) iken, soğuk
savaş döneminde ticari kaygılarla adı değiştirilmiştir.
boyoz:
2002. izmir'e özgü bir tür poğaça. ladino boyoz. ispanyolca bollo küçük
ve yuvarlak hamurişi, çörek. latince bulla yuvarlak nesne, kabarcık,
top.
lavuk: 1990. kürtçe lawik oğlan çocuğu. kürtçe law oğlan, oğul.
tanga:
ingilizce apış arası bezi. portekizce tanga. kimbundu dilinde ntanga.
angola dillerinden brezilya portekizcesine geçmiş, moda terimi olarak
1975'den itibaren kaydedilmiştir.
bikini: 1959.
fransızca bikini iki parçalı kadın mayosu. bikini pasifikte bir ada
grubu. mikronezya dilinde ise hindistancevizi düzlüğü demek.
ciklet:
1932. aslında chiclets adlı yapay bir sakız markası. 1906'da üretime
geçmiş bir amerikan firması. nihai kaynağı meksika yerli dilleri.
botoks: 1999. botulinum toxin-a amddesinin ticari adı. şarküteri ürünlerinin bozulmasına yol açan bir bakteri türü.
jakuzzi:
1987. jacuzzi, püskürtmeli küvet markası. siciilya kökenli jacuzzo
ailesinin soyadı. türkçeye tam çevirirsek yakupçuk demek.
kola:
1974. bir tür meşrubat. coca cola bir karbonatlı içecek markası.
ingilizce cola kafein bakımın zengin afrika kökenli ceviz türü. batı
afrika yerel dillerinden.
tiki: 2000. tiki/tikky marka ve moda meraklısı genç kız. gerçekte tikky rotring firmasına ait bir kalem markası.
avokado:
ingilizce avocado tropik bir bitki ve meyvesi nahuatl dilinde(aztek)
ahuacatl testis demek. meyvenin şeklinden ötürü bu şekilde
adlandırmışlar.
2 Kasım 2012 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
...
ilet:
ytravisbickle@hotmail.com
en sevdiğim yazılarım
1- stanley kubrick ve savaş sanatı
2- tanrı, şeytan ve her şey hakkında
3- mesih, deccal ve armageddon savaşı
4- hepimiz öleceğiz!
5- anormal düzeyde ilişki yaşayan insanların bilmediği gerçekler
6- quentin taratino'nun arka koltuk sendromu ve winston wolf
7- new amsterdam'dan new york'a ve saint peter
8- haberin yok, ölüyorum
9- bursa hakkında bilmediğiniz gerçekler
10- çizgilere basarak yürümeye çalışan insan
11- olasılık çiftler, gerçeklik katmanlar halindedir
12- ebedi rekabet
13- kuş sütüyle beslerim seni
14- tembellik hakkımız, söke söke almalıyız
15- tek eşliliğin insan doğasına aykırı olması
16- hazza ulaşmak ne kadar zor ulan!!
17- kafaların güzelliği
18- judith vs holofernes
2- tanrı, şeytan ve her şey hakkında
3- mesih, deccal ve armageddon savaşı
4- hepimiz öleceğiz!
5- anormal düzeyde ilişki yaşayan insanların bilmediği gerçekler
6- quentin taratino'nun arka koltuk sendromu ve winston wolf
7- new amsterdam'dan new york'a ve saint peter
8- haberin yok, ölüyorum
9- bursa hakkında bilmediğiniz gerçekler
10- çizgilere basarak yürümeye çalışan insan
11- olasılık çiftler, gerçeklik katmanlar halindedir
12- ebedi rekabet
13- kuş sütüyle beslerim seni
14- tembellik hakkımız, söke söke almalıyız
15- tek eşliliğin insan doğasına aykırı olması
16- hazza ulaşmak ne kadar zor ulan!!
17- kafaların güzelliği
18- judith vs holofernes
Sayfalar
telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.
2 yorum:
Kanka sözcüğü muhtemelen Eski Türkçe kang "baba" sözcüğünden gelmektedir. Kan kardeşinin kısaltması olduğu iddiası mesnetsizdir. Nişanyan sözcüğün ilk kez Ağır Roman'da (1991) geçtiğini ve Çingenece olduğunu yazmışsa da Latife Tekin'in Buzdan Kılıçlar adlı kitabında (1989) "Naber lan kanka!" şeklinde bir ifade bulunmaktadır. Azerbaycan Türkçesinde qaqa "arkadaş" sözcüğü (erkeklere atfen) bulunmaktadır. Anadolu ağızlarında arkadaş, erkek kardeş, ağabey gibi anlamlara gelen kaka, gaga, gağa ve gakko gibi varyantların bulunuyor olması sözcüğün Eski Türkçe kang'dan gelme ihtimalinin Çingeneceden alınma veya kan kardeşinin kısaltması olmasından daha yüksek olduğunu göstermektedir.
çingenece kanka (eril) ve anki (dişil) şeklinde kelime varlığı bana daha mantıklı geldi. sizin dediğiniz de olabilir..
Yorum Gönder