heyy!!! heyecanlı mısın?!

korkma, okudukça geçer!

26 Ocak 2009 Pazartesi

türkler galiçya'da

birinci dünya savaşından önce alman genel kurmay başkanı von moltke(torun moltke'dir bu. dedesi olan moltke kısa bir süre osmanlıya hizmet etmiş olan prusya askeri sistemini kurmuş çok büyük bir generaldir. torunu ise çeyreği kadar bile olamamış bir askerdir) şöyle demiş:

"türk ordusunun kesinlikle hiçbir değeri yok. silahı yok, cephanesi yok, üzerine giyecek urbası yok. subay eşleri, sokaklarda dileniyor."

bu sözlere rağmen türklerle birlik olan ittifak devletleri, birinci harbinin sonucuna kesinlikle etki etmeyen bir cepheye, yani galiçya'ya, ruslara karşı savaşmak için osmanlı ordusundan bir kolordunun gelmesini isterler.

neyse, galiçya o zamanlar avusturya-macaristan imparatorluğunun bir parçasıdır. günümüzde ise güney polonya ve batı ukrayna sınırları içerisinde kalır. bu topraklarda yaşayan insanlar ukraynalıdır. ama dinleri ortodoks değil, tüm batı ukrayna gibi katoliktir. bu bölgeyi ispanya'nın atlantik sahilindeki bölgesi galiçya ile karıştırmamak lazım. gerçi ispanyol galiçya'sında yaşayan halk ile doğu avrupa galiçya'sında yaşayan halk aynı kökenden. kavimler göçü bunları ayırmış.

savaşa geri dönersek; enver paşa, müttefiki almanlara yaranmak için türklerin avrupa içinde almanlarla beraber savaşmasını, alman genelkurmayına teklif etmiştir. hindenburg'da ruslara galiçya'dan yapılacak karşı saldırı için bu teklifi uygun görmüş. enver de hemen en seçmece askerleri bu 2 tümenlik birliğe almaya başlamıştır. ilginçtir; iri yarı, yapılı, uzun boylu türk askeri az olduğundan dolayı, tümenlerin çoğu, o zamanlar bulgaristan'ın elinde olan batı trakya'daki türklerden oluşturulmuştur. bu iş için bulgarlardan özel izin alınmıştır. zaten bulgarların bizim yanımızda savaşa girmesi için ikinci balkan savaşından sonra bize geçen dimetoka'yı da bulgarlara vermişizdir.

birliklerin galiçya'ya ulaşması esnasında ise bölge hristiyanların kafası oldukça karışıktır. mesela bir avusturya prensesi günlüğüne şöyle yazmış;

"doğu cephesinde bizim yardımımıza giden türkler, gazetelerin yazdığına göre krakovi'de mola vermiş. her şey tepetaklak oluyor, dünyanın sonu geliyor! türkler hristiyanlık ruhunu destekleyeceklermiş. ya lawrow'u geri alıpta maria'cığımı esir ederlerse? ey güzel tanrım!"

uzun lafın kısası biz türkler dinyester'in kuzey kolları olan zlota lipa ve narajowka nehirlerinin ayrıldığı yer olan brzezany'dan başlayarak güneybatı yönünde, almanya'nın güney ordusu bünyesinde çarpışacaklardı. ama karşılarına türk birliklerinin geldiğini öğrenen ruslar, rus asıllı birlikleri geri çekerek türkmenistan birliğini savaşması için bu cepheye sürerler. savaş sırasında türklerin cephane ve mühimmat eksikliği müttefiklerinin başına dert olur. kendi ordularının donanımı ile uğraşırken bir de türklerin donanımıyla da uğraşmak zorunda kalırlar! üstelik türk silahları kafkas cephesinde ele geçirilen, kolay bozulan rus malı tüfeklerdir. ancak savaşın sonlarına doğru gerçekten kötü durumda olan taraf ruslardır. çarın askerleri açlık ve perişanlık içindedir. devrim adım adım yaklaşmaktadır. ve ruslar(daha doğrusu rusya için savaşan müslüman birlikler) teslim olur.

peki türkler nasıl savaşmıştır? avusturyalılar bu soruya şöyle cevap verir;

"türkler, yiğit, ancak doğulu benliklerine uymayan alman disipliniyle moral çöküntüye uğramışlardır."

tabii türklerin galiçya'da savaşması yüzyıllar önce söylenmiş bir kehanetin gerçekleştiği müjdeler. ukraynalı bir kahin olan wernyhora, "türk atları vistül nehri'nden su içmedikçe polonya bağımsızlığına kavuşamaz" demiş. ve türklerin atları 1916-17 de galiçya'da bu suyu içer. çok geçmeden polonya da bağımsızlığına kavuşacaktır(1918).

neyse, konuyu gerçekten yaşanmış ilginç bir anıyla bitireyim;

bir izin gününde bizim askerler artık dul kalmış alman kadınlarının evlerine doluşurlar. akşam olmuş ve birliklerine geri dönerler. komutan sorar;

"söyle bakayım mehmet, alman kadınları nasıldı?" asker cevap verir;

"kumandanım, sikiyom sikiyom, emme datsız!"

üstteki resim: galiçya cephesinde bomba atan türk askeri. yalnız arkadaki asker "poz vereceğim" diye kendini fazla kasmış. çok naif duruyor!


harita: 6 numara ile gösterilen bölge galiçya dır.

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails

...

ilet:

ytravisbickle@hotmail.com

Sayfalar

telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.