stalin, 1937-38 yıllarında beş mareşalinden üçünü, 15 ordu komutanından 13'ünü, 195 tümen komutanından 110'unu, 406 tugay komutanından 220'sini ve sayısız subayını öldürttü. buna kızıl ordu temizliği denir ve bu yüzden ordu geleneksel rus topçusu ve t-34 tankları dışında çok yetersizdi ve komutansız kalmışlardı.
1941'in mart ayında hitler şöyle demiştir; "ruslara karşı yürüteceğimiz savaş bir ideoloji ve ırk ayrımı savaşıdır. bu nedenle bu savaş görülmemiş bir vahşet ve zulümle icra edilecektir." bunun sonucunda ruslardan esir edilen 5,7 milyon kişiden 3.3 milyonu hayatını kaybetmiştir. savaşın sonunda ise ruslar 8 milyon asker ve 7 milyon sivili kaybetmiştir. polonya'nın nüfusunun beşte biri öldürülmüştü. yani altı milyon kişi ve yarısı yahudi nüfusudur. almanlarda ise asker, sivil 6 milyon kişi ölmüştür. havadan yapılan bombardımanlardan 13-15 şubat 1945'deki ingiliz ve amerikan bombardımanları sonucu dresden'de 60 bin sivil öldürülmüştür. 30 mayıs 1942'de ise 1000 adet müttefik bombardıman uçağı köln'ün üçte birini yerle bir etmiştir.
almanlar 15 eylül 1941'de leningrad'ı kuşatma altına alınmıştır. tek ikmal yolu buz tutan ladoga gölü olan kent, kuşatmanın bittiği ocak 1944'de kadar açlıktan 500 bin evladını kaybetmiştir. almanlar şehrin bu kuşatma ile düşeceğini sanmışlardır. 10 ekim 1941'de ise general jukov moskova savunmasının başına geçti. şehri savunmak için tank siperleri kazdırmaya başladı ve % 75'i kadın olan 250 bin moskovalı'yı silah altına aldı. almanlar şehri o kadar çok yaklaşmıştı ki kremlin'in burçlarını görmüşlerdi ve şehre girmeye çalışan küçük bir alman birliğini sovyet işçileri durmuştu. hem de ellerinde çekiçlerle. 19 ağustos 1942 ile 2 şubat 1943 arasındaki stalingrad kuşatması sonucunda alman altıncı ordusunun teslim olması ile almanların yenileceği fikri kuvvet kazanmıştır. ardından 5 temmuz 1943'deki citadel harekatıyla kursk çevresinde bulunaan sovyet birliklerine karşı taarruzuna geçmişlerdir. bu tarihin gördüğü en büyük tank savaşı ve son büyük alman saldırısı neticesinde ruslar yenilse bile aslında kazanmışlardır. çünkü rus fabrikaları oluk oluk tank çıkarırken, alman fabrikaları o kadar tankı bir daha bir araya getirememiştir. sovyetler, almanlar hızla ilerlerken savaş endüstrisinin beşte dördünü, almanlara kaptırmamak için 1942'nin ocak ayına kadar demiryolu ile doğuya kaydırmıştır.
(bulge muharebesi - ikinci ardenler saldırısı)
normandiya çıkartmasına 155 bin amerikan, ingiliz ve kanada askeri katılmıştır. bu harekat, tarihin gördüğü en karmaşık çıkartmalardan birisidir. çıkartma tarihi 6 haziran 1944'dür. 25 temmuz 1944'de st. lo çevresindeki alman mevzilerine müttefiklere ait 1000 adet bombardıman uçağının saldırması sonucu başlayan kobra harekatında, general omar bradley komutasındaki 12. ordu grubunun tümenleri paris ile ren nehrine doğru ilerlemişlerdir. 16 aralık 1944 ile 16 ocak 1945 arasında ise amerika'nın karşılaştığı en büyük kara muharebesi olan bulge muhareberi yapılmıştır. doğuda kaybetmiş almanlar, ardenlerden bir daha saldırdı, ama benzinleri yetmedi. almanlar biraz akılılıca davransa, paris'e inmek yerine müttefik birliklerine odaklansa, batı cephesinde savaş uzayabilirdi.
(polonya askerleri varşova'da - 1945)
avrupa savaşının destansı olaylarından birisi de 19 nisan 1943'de varşova gettosunda savaşayan yahudilerin almanlara başkaldırmalardır. bunun neticesinde 60 bin yahudi öldürülmüştür. 1 ağustos 1944'de ise polonya daimi ordusu, varşova'daki alman birliklerine karşı saldırıya geçer. ancak vistül nehrine kadar kadar gelen ruslar durur ve ileride kendilerine dert olabilecek polonya birliklerin, ss'ler tarafından imha edilmesini seyrederler. polonya birliklerinin bir diğer faaliyeti de sicilya'dadır. 22 ocak 1944'de amerika ve ingiliz birlikleri anzio'ya ayak basar. çok çetin geçen saldırılar sonucunda da 2. polonya kolordusu 17 mayısta monte cassino'yu ele geçirir.
almanlar teslim olduğunda bile hala daha şimdiki çek cumhuriyetini, viyana hariç avusturya'yı, slovenya'nın iç kesimlerini ve hırvatistan'ın bir kısmını, italya'nın kuzeyindeki bir takım bölgeleri, riga'nın batısındaki topraklar ile danimarka ve norveç'in tamamını, girit'in batısını ve rodos'un tamamını savunuyorlardı.
kaynak: sir basil henry liddell hart - ikinci dünya savaşı tarihi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder