"imparatorlukta gelişmenin, doğaya karşı büyümeye dönüşü süleyman döneminde başlar. doğaya karşı büyüme, yani kansere dönüş... evet, imparatorluğun bu güçlü göründüğü sıra ki, hazine tamtakırdır. padişah 45 yıl tahta kaldığı halde, bu tahtın arkasında aralıksız kanlı iktidar boğuşmaları sürmüştür. medreselilerin ayaklanıp çeteler halinde eşkiyalığa soyunmaları... sipahi toprak düzeni, büyümüş imparatorluğu sırtında taşıyamaz hale geldiğinden iltizam sistemine geçiş.
daha başlangıçta yürütülmemesi de beraber kararlaştırıldığından, kurtarıcı diye başvurulan bu iltizam sistemi, devlet dolandırıcılığı haline gelmiş. kanuni lakabı aslında, süleyman'a, kanunsuzluk dönemi açtığı için alay olsun diye, hakaret olsun diye takılmıştır. kanuni, bütün saltanat dönemini, kanunsuzluklardan kanunsuzluklara yuvarlanarak, hiç faydasız olduğundan, istememesi gerektiği halde evlatlarının etini yiyerek, yaşlanıp güçten düştüğü çağda ise, en fakir reayasına bile kolayca nasip olan rahat bir döşeği bulamayarak, bir eşya gibi, yüklenip zorla sürüklendiği bir seferde, yaralı bir hayvan gövdesi gibi oradan oraya atılarak, sonunda ise, devletin selameti adına ölümü bile diri gösterilmek için insafsızca tartaklanmıştır. böyle başlayan çöküş dönemi uzun süre, içten çürüyüp, dıştan dünyaya meydan okuduğu için osmanlı insanını bir bakıma gerçekçi, bir bakıma gerçek dışına düşürmüş olarak dünyaya başka türlü bakan abartıcı bir yaratık haline getirmiştir."
kemal tahir - yol ayrımı
kemal tahir romanlarının en güzel yanı, müthiş kişilik ve dönem tahlilleri yapabilmesi, geçmişin dibine kadar giderek sorunların kaynağına inmeye çalışmasıdır. üstelik bu tahlilleri bir tarafı tutarak yapmaz. yeri gelir, kemalistleri de eleştirir, mustafa kemal'i de, ittihatçıları da, tarihin derinliklerine gömülmüş bir padişahı da. koskoca sultan süleyman'ın tüm hayatını şu kısacık tahlilde anlatmayı büyük bir beceri ile başarmıştır. bence oğuz atay ve hakan günday ile beraber gelmiş geçmiş en iyi türk romancısıdır.
iltizam: osmanlı devleti'nde onaltıncı yüzyılda bazı eyaletlerin vergi gelirlerinin müzayede yoluyla belli bir bedel karşılığında şahıslara satılması sistemidir. bu kişilere de mültezim denir.
osmanlıya günümüz vergi sistemini öğreten kuruluş, maliyeye el koyan duyun-u umumiye'dir. yüzyılda gelinen nokta ise kanuni zamanından farksızdır. devlet hala daha en insafsız şekilde, direkt vatandaşın cebine elini daldırarak soymaya devam ediyor.
16 Aralık 2009 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
...
ilet:
ytravisbickle@hotmail.com
en sevdiğim yazılarım
1- stanley kubrick ve savaş sanatı
2- tanrı, şeytan ve her şey hakkında
3- mesih, deccal ve armageddon savaşı
4- hepimiz öleceğiz!
5- anormal düzeyde ilişki yaşayan insanların bilmediği gerçekler
6- quentin taratino'nun arka koltuk sendromu ve winston wolf
7- new amsterdam'dan new york'a ve saint peter
8- haberin yok, ölüyorum
9- bursa hakkında bilmediğiniz gerçekler
10- çizgilere basarak yürümeye çalışan insan
11- olasılık çiftler, gerçeklik katmanlar halindedir
12- ebedi rekabet
13- kuş sütüyle beslerim seni
14- tembellik hakkımız, söke söke almalıyız
15- tek eşliliğin insan doğasına aykırı olması
16- hazza ulaşmak ne kadar zor ulan!!
17- kafaların güzelliği
18- judith vs holofernes
2- tanrı, şeytan ve her şey hakkında
3- mesih, deccal ve armageddon savaşı
4- hepimiz öleceğiz!
5- anormal düzeyde ilişki yaşayan insanların bilmediği gerçekler
6- quentin taratino'nun arka koltuk sendromu ve winston wolf
7- new amsterdam'dan new york'a ve saint peter
8- haberin yok, ölüyorum
9- bursa hakkında bilmediğiniz gerçekler
10- çizgilere basarak yürümeye çalışan insan
11- olasılık çiftler, gerçeklik katmanlar halindedir
12- ebedi rekabet
13- kuş sütüyle beslerim seni
14- tembellik hakkımız, söke söke almalıyız
15- tek eşliliğin insan doğasına aykırı olması
16- hazza ulaşmak ne kadar zor ulan!!
17- kafaların güzelliği
18- judith vs holofernes
Sayfalar
telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.
1 yorum:
'kanuni' namının; her şeyi hatta o zamanlarda yapılan bir tatlının içine ne konulacağını bile kanunlarla belirlediğinden geldiğini okumuştum
Yorum Gönder