eğer diğer kişi kafasına "gitmek" düşüncesini koymuşsa, ne yaparsanız yapın sonuç değişmez. önemli olan bu düşünceyi kafasına koyup koymadığını anlamak da değildir. anladıktan sonra, eğer hala seviyorsanız "gitme" diyebilmektir. ileride bana "ahh, bunu bana niye söylemedin, şimdi kafamı dağlara taşlara vuruyorum, köpek gibi pişman oldum" demeyin! bunun yerine onun gitmemesi için "gitme" deyin. sonuçta kişi "gitme" demenize rağmen gitse bile, zaten yıkılmış olan gururunuz biraz daha yıkılacaktır. demezseniz eğer, kafanızda "keşke deseydim" düşüncesi kalacaktır. ama "gitme" demenize rağmen karşı taraf ısrarla gitmek istiyorsa ipini bırakın. en azından "siktir git" lafını duyduğunuz için bir daha onu düşünmeyeceksiniz. harbi bak!!!
şimdi aklıma geldi yahu; "gitme" demeden önce kıza şöyle güzel bir şarkı yapın. veya şiir yazın veya lavinia'yı ona okuyun!. ne bileyim onun sizi sevmesini sağlayan yönlerinizi tekrar açığa çıkarın. çünkü bir öküz olduğunuzdan dolayı o yönleriniz artık bastırılmıştır! kişi, bir müddet için size geri dönebilir(garantisi yok). ama bir müddet için. sonra yine terkedecektir. bu kaçınılmaz bir sondur. bitmiş şeyler üzerinde kafa yormayın. çünkü sonuçta olan tek şey, kafanızın ağrımasıdır. valla bak...
ey okuyucu, şimdi senin yerine düşündüm de; demek 'o değil, sen terkettin' ha. bak şimdi, terkedilen kişi genelde terketme işini beceremediği için karşı tarafa inanılmaz kozlar verir. sen bu kozları alıp doğru değerlendirirsen, sana kendini kendini kandırma fırsatı çıkar. böylece sen fazla yıkılmadan terkedilmiş olursun. ama sen terkettiğin halde, yeni sevgili bulman biraz zaman alabilir. oysa terkedilen sevgili ertesi gün yeni sevgilisine kavuşmuştur bile...
size son bir iyilik, alın işte; lavinia...
"sana gitme demeyeceğim.
üşüyorsun ceketimi al.
günün en güzel saatleri bunlar.
yanımda kal.
sana gitme demeyeceğim.
gene de sen bilirsin.
yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
incinirsin.
sana gitme demeyeceğim,
ama gitme, lavinia.
adını gizleyecegim
sen de bilme, lavinia."
(özdemir asaf)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
...
ilet:
ytravisbickle@hotmail.com
en sevdiğim yazılarım
1- stanley kubrick ve savaş sanatı
2- tanrı, şeytan ve her şey hakkında
3- mesih, deccal ve armageddon savaşı
4- hepimiz öleceğiz!
5- anormal düzeyde ilişki yaşayan insanların bilmediği gerçekler
6- quentin taratino'nun arka koltuk sendromu ve winston wolf
7- new amsterdam'dan new york'a ve saint peter
8- haberin yok, ölüyorum
9- bursa hakkında bilmediğiniz gerçekler
10- çizgilere basarak yürümeye çalışan insan
11- olasılık çiftler, gerçeklik katmanlar halindedir
12- ebedi rekabet
13- kuş sütüyle beslerim seni
14- tembellik hakkımız, söke söke almalıyız
15- tek eşliliğin insan doğasına aykırı olması
16- hazza ulaşmak ne kadar zor ulan!!
17- kafaların güzelliği
18- judith vs holofernes
2- tanrı, şeytan ve her şey hakkında
3- mesih, deccal ve armageddon savaşı
4- hepimiz öleceğiz!
5- anormal düzeyde ilişki yaşayan insanların bilmediği gerçekler
6- quentin taratino'nun arka koltuk sendromu ve winston wolf
7- new amsterdam'dan new york'a ve saint peter
8- haberin yok, ölüyorum
9- bursa hakkında bilmediğiniz gerçekler
10- çizgilere basarak yürümeye çalışan insan
11- olasılık çiftler, gerçeklik katmanlar halindedir
12- ebedi rekabet
13- kuş sütüyle beslerim seni
14- tembellik hakkımız, söke söke almalıyız
15- tek eşliliğin insan doğasına aykırı olması
16- hazza ulaşmak ne kadar zor ulan!!
17- kafaların güzelliği
18- judith vs holofernes
Sayfalar
telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.
4 yorum:
gitmek kelimesini bi kere sarfeden insan mutlak gidecektir. güzel olmuş aferin:)
üç kere saol saol saol :)
kopmussun sen dostum... naaber?
dişlerimi fırçaladım ki, dişlerim kopmasın bari, yoksa acısı feci...
aslında vay ki ne vay, yazmaya başlamışsın ha, şimdi translate ile çevir dur, işim yokmuş gibi, harbi yok aslında...
öperim gözlerinden.
Yorum Gönder