heyy!!! heyecanlı mısın?!

korkma, okudukça geçer!

16 Ekim 2012 Salı

ayrıntıladım 14


vay be, gizem özdilli, zamanında iç çamaşırı defilelerinin bir numaralı mankeniydi. hala iç çamaşarı defilesi yapılıyor mu, bilmiyorum.

misafirlikte terlik verirler ya hani, çok pis bir durum o. herkesin giydiği terliği sen de giyiyorsun, çok feci.

çatalı bıçak gibi kullanırsınız ya hani, kullanın. kol kaslarınız güçlenir! zamanında japonya'da aileler çocuklarına bulaşık yıkatırlarmış, kol kasları güçlensin diye.

hitchcock'un kuş filminde kargalar, serçeler ve martılar saldırganlaştığı halde muhabbet kuşları kimseye saldırmıyordu. harbiden bak. hem zaten filmin sonunda "baban gibi değilsin, bi bok bilmiyorsun" durumu vardır.

ilginç ama neredeyse tüm kepçe kulaklılar beşiktaşlı, tüm şaşılar fenerlidir.

tarık akan'ın yine çapkını oynadığı bir filmde, hani adile naşit ile evlendirilmek zorunda kalmıştı ya, hah işte o evlendirilme sahnesi şahsım için çok güzeldir.

nikah memuru: evet naşit kızı adile, akan oğlu tarık'ı eş olarak olarak kabul ediyor musunuz?
gelin: ne demek hakim bey! biz onunla sevişiyoruz..

eskiden ismin sonuna can'ı almak için savaşcı olman gerekirmiş. okur yazarsan eğer ya çelebi oluyorsun, ya da molla. ama can olmazsın.

israil'de pazartesi değil, pazar sendromu varmış!

mavi duvar, kadına bağımlılık konusunda nefis bir parçadır.

aragorn dallamasına bromir aslında çok güzel bir ayar vermişti. "gondor'da kral yok, krala ihtiyaç da yok." ama kardeşi faramir'in yanında bir hiç olduğundan ölürken ağzından şu laflar da döküldü, "senin peşinden ben de gelirdim. kardeşim, komutanım, kralım."

uzun saç, küçükken barış manço'da gördüğüm ve kıskandığım saç şekliydi. o zamanlar(80'ler) barış manço'nun o saçı bırakabilmesi için devletten özel izin aldığı mahalle çocukları arasında söylenir dururdu. işte askeri yönetim çocuk zihinlerini bile böyle zehirlemiştir.

şebnem schefer "şenol'a çok teşekkür ederim, hala bakireyim" diye açıklama yapalı 7 yıl oldu. vay a q, hala dehşete kapılıyorum.

ha bu arada, yücel kop, "doping yapanlar bunu ülkesi için yapıyor" diyeli de 7 yıl oldu. vay a q.

ankara kızılay'da kahvehanelerde yaşlı amcalar kravatlı bir şekilde okey oynuyorlar. çok komik lan.

hani gönderilmemiş mektuplar diye bir film vardı, ya hu göndermediğin mektupları niye açıklıyorsun ki, çok saçma..

biliyor musunuz, ülkemizde sprem bankası var. ama hayvanlar için!

kont: merhametine ne oldu?
dantes: ben bir kontum, aziz değilim. (monte kristo kontu)

hani eskiden mokar hastası nihan vardı. götüne giren şemşiye açılınca kendinden geçmişti. hatırladıkça hala gülerim. eski l-manyak çok güzeldi.

"bizim oranın adetleri, meşhurdur cinayetleri" diye bir şarkı vardı zamanında. vay a q..

80'lerde altın zincir modası vardı. gömleğin üstten üç düşmesi açılır ve özenle uzatılmış göğüs kıllarının süslemek için bu nesne takılırdı. üstelik o zincirler altın da değildi. bildiğin imitasyondu.

bin kere gidip gelirsen iki kere boşalırsın..

osman cavcı diye bir eleman vardı eskiden. star'da zeki-metin filmlerinin coverlarında oynamıştı. vay be..

öğretmen çocuklarının çoğu ukala olur. herhangi biriyle 10 dakika takılın, ne demek istediğimi rahat rahat anlarsınız.

bal dediğimiz gıda, arı kusmuğudur.

2 yorum:

Gorki dedi ki...

Öğretmen çocuğuyum. Hem de duble. Gücendim birazcık.

gerisi önemli değil... dedi ki...

çok çektim öğretmen çocuklarından, ilkokulda hemen gidip anne-babalarına ispiyonluyorlardı beni :)

herkesi genellememek için çoğu dedim. ama karşındakinin öğretmen çocuğu olduğunu bilme ve onunla 10 dakika takıl, şak diye anlarsın. tavırları çok belirgin..

Related Posts with Thumbnails

...

ilet:

ytravisbickle@hotmail.com

Sayfalar

telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.