heyy!!! heyecanlı mısın?!

korkma, okudukça geçer!

9 Mart 2010 Salı

yahuda iskariyot (judas)

"akşam yemeği sırasında iblis, simun oğlu yahuda iskariyot'un yüreğine isa'yı ele verme isteğini koymuştu bile."

"şeytan, on ikilerden biri olup iskariyot diye adlandırılan yahuda'nın yüreğine girdi. yahuda gitti, başkahinler ve tapınak koruyucularının komutanlarıyla isa'yı nasıl ele verebileceğini görüştü. onlar buna sevindiler ve kendisine para vermeye razı oldular. bunu kabul eden yahuda, kalabalığın olmadığı bir zamanda isa'yı ele vermek için fırsat kollamaya başladı."

son akşam yemeğinde ise isa havarileriyle yemek yerken şöyle der; "size doğrusunu söyleyeceğim. sizden biri beni ele verecek".

tüm havariler bu kişinin kendisi olduğunu sanır. isa ise konuşmaya devam eder; "beni ele verecek olan elindeki ekmeği benimle tabağa bandırandır." tam bu laf söylenirken yahuda elini tabağa götürür. isa lafına devam eder; "yapacağın işi çabuk yap." o sırada iskaryot'un içine şeytan kaçar ve hemen oradan ayrılır. diğer havariler ise isa'ın o sözlerini duymadıkları için olan bitene bir anlam veremezler.

judas veya yahuda iskaryot, 30 parça gümüş karşılığında "öpeceğim kişi isa'dır, onu yakalayın" deyip isa'yı romalılara ihbar eden kişidir. leonardo da vinci'nin son akşam yemeğinde de betimlediği gibi siyah biri olduğu söylenir. tevratın bir bölümünde nuh, oğlu ham kendisini çıplak görünce oğlu sam'ın kölesi olmasını tanrıdan diler. sam, samilerin atası olur. ham ise siyahların. köle tacirleri tevratın bu lafını kullanarak köle ticaretini yüzlerce yıl meşru saymışlar ve bir beyazın da isa'ya bu derece ihanet edeceğini tasavvur edememişler sanırım!

neyse, isa'yı üç defa inkar etme olayı da vardır. bu kişi de petrus'tur. isa kendi havarilerinden biri tarafından satılacağını ve bundan sonraki süreçte de diğer havarilerin bocalayacağını, çelişkilere düşeceğini, sonra tekrar toparlanacaklarını söyler. petrus ise ona diğerleri böyle bir duruma düşmüş olsa da kendisinin asla böyle yapmayacağını söyler. isa ise "doğrusu sana derim ki, hem de bugün, bu gece horoz iki kere ötmeden önce, üç kez beni inkâr edeceksin." ilk papa kabul edilen havari petrus, roma askerleri evi bastıktan sonra kaçarken tanınır ve askerlerce yakalanacakken üç kere her iki horoz ötüşünden sonra isa'yı tanımadığını ve onun havarisi oldugunu inkar eder. isa'nın kendisine dediğini hatırlayınca da piedra ırmağının kenarında oturup ağlar! bu açıdan bakınca ilk papa ile dante'nin ilahi komedya'sında cehennemin en dibinde yanan yahuda arasında bir fark yok gibi! dante'ye göre muhammet ile ali bile bir üst katta yanıyorlar. başka bir havari olan şüpheci tomas nikli kişi de isa'nın yaralarına dokunana kadar dirildiğine inanmayacağını söylemiştir. bu havariler arasında isa'nın herhangi bir özelliğine, sözüne inanmayanlar oldukça çok!
yahuda'nın hikayesi elbet devam eder. mekanı terk eder etmez aynı gece peşine roma askerlerini takıp eve gelir. yavaşca isa'nın yanına gelir ve onu yanaklarından öper. böylece onun tutuklanmasını sağlar. gerisi ise mahkeme ve çarmıh hadisesidir. yahuda ise ihbar ettikten sonra ortadan kaybolmuştur. incillerden üçü, iskaryot'un yaptığına pişman olup isa'nın çarmıha gerilmesinden sonra kaybolup bir daha görünmediğini söylüyor. kimine göre isa yakalanınca yaptığını anlamış ve üzüntüden kendisini asmıştır. kimine göre de isa'yı haber vermesi karşılığında aldığı otuz gümüş para ile bir tarla satın almış, daha sonra ise garip bir şekilde baş aşağı düşüp ortasından çatlamış, bütün bağırsakları dökülmüştür. islama göre ise isa'nın yerine o asılmıştır. sanki bu isa'nın yerine kazara asılması hadisesi daha inandırıcı gibi geliyor bana. ortadan kaybolmasına da bir delil olur hem. ayrıca inciller arasındaki tutarsızlık çok belli oluyor. isa'nın çarmıha gerilmeyip(yani ölmeyip) tekrar görünmesi(hristiyanlara göre dirilmesi) daha bir anlam kazanıyor. ama yahuda'nın suratının isa'ya benzeyip onun çarmığa gerilmesi de ayrıca bir mucize!

ama yahuda'nın isa'ya neden ihanet ettiği belirsiz. isa vaaz vermeye başladıktan sonra bu 12 havariyi özel olarak belirleyip eğitime tabii tutuyor. yani bu durumda isa yanlış ata oynamıştır denilebilir. bir teoriye göre isa, yahuda'ya bedeninin bu dünyadan kurtarılması gerektiğini ve ancak bedeni ölüp maddi ve bozulmuş olan bu dünyadan kurtulunca gerçek kurtuluşa kavuşacağını söyler. yahuda da isa'nın bu isteğini yerine getirmiştir. gerçi bu düalist bir inanç. belkide tek amacı paraydı. kim bilir, magdelana'ya da gizli gizli tutkun olabilir hani!
tabii yahuda durduğu yerde durmamış ve değişik teorilere de ilham kaynağı olmuştur. yahuda iskaryot aslında vladimir drakula'dır. ölümsüzdür, çünkü tanrı onu ne cennetine ne de cehennemine kabul etmemektedır. gümüş kurşun ile zarar görebilir, çünkü isa'yı gümüş paralar karşılığı satmıştır. haçtan ölümüne korkmasın da nedeni yine isa'dır.
yahuda, kazancakis'in günaha son çağrı adlı romanında ise isa'nın bizzat kendisine ihanet etmesini istediği kişidir. çünkü isa yahuda'dan başkasına güvenmemektedir. yine, yeni ortaya çıkan yahuda incil'ine göre(bir çok sayfası harap olmuş haldedir) yahuda iskariyot aslında isa'ya ihanet etmemiş ve isa’yla bir plan yapıp isa’nın tutuklanmasını sağlamıştır. kazancakis'in metinden haberi var mıdır bilemeyeceğim. neyse, bu incile göre isa, yahuda’ya kendisini romaya teslim etmesini, böylece ruhunun vücudundan kurtularak özgürleşeceğini (gnostizm), yahuda’nın da bu nedenle diğer havarileri kat kat aşacağını, hepsinden üstünden olacağını söylüyormuş. isa en sonunda bu hareketinden dolayı yahuda’ya "daha sonraki kuşaklarca lanetleneceksin" demeyi de unutmuyor. petrus'un böyle bir üstünlüğü kabul edeceğini hiç sanmam!

"diğerlerinden uzak dur ve ben sana krallığın sırlarını söyleyeceğim. fakat sen bundan dolayı çok acı çekeceksin." (yahuda incili)
adı hristiyanlarca ihanetin yerine kullanılagelir. kiss of judas'ın anlamı ihanet öpücüğüdür. iskaryot ise katil anlamına gelir. latince bir kelimeymiş aslında(sicaria). müslümanlarca neden iskaryot denildiğini şahsen çözemedim. çünkü isa'yı ihbar etse bile onun katili olmadı.

8 yorum:

aşkın dedi ki...

İsa'nın varlığının bile tartışmalı olduğu ve Yahuda'ya ödendiği iddia edilen rüşvetin de o zamana göre gayet düşük bir miktar olduğu göz önüne alınırsa zaten hikayenin ve İncillerin çelişkileri bitmez.
Hakkında tarihsel kayıt yok, anlatılanlar metaforik olarak önceki dinsel hikayelerde mevcut, hayatındaki önemli sayılar rastgele değil (hep belirli ve önceden anlam atfedilmiş sayılar).
Petrus'un ileri görüşlülüğü, fakir ve ezilmişlere hitap eden bir din yaratmasını sağladı.
İmparator Konstantin aynı uyanıklığı gösterip resmi din olarak kabul edince sosyal patlama pasifize edilip Roma'nın ömrü üzatılmış oldu.
Yanılmıyorsam Konstantin hala paganist ritüellere devam ediyordu.
Ateist Voltaire'in bile kaymakamlığı sırasında kilise yaptırıp Tanrı'ya adadığı (kendi deyimiyle ''bizzat Tanrı'ya adanan ilk kilise'') düşünülürse Konstantin'in davranışı çelişkili görünmüyor.

gerisi önemli değil... dedi ki...

olmama ihtimali bana düşük bir ihtimal olarak geliyor. elbet yaşadıkları değiştirilmiştir, normaldir, ama temelde var olduğunu ve yaşadıklarının şu mucizeler hariç olduğunu düşünüyorum. the man from earth vardı, belkide o gerçektir.

aşkın dedi ki...

Anlatıldığı şekilde var olup bu denli ses getirdiği halde bu kadar bilinemez olması mümkün değil zaten.
Bana göre ise İndiana Jones ve Baudolino gerçeği anlatıyor olabilir.Babasının diktiği çuhadan sağlam elbiseyi tek giysi olarak sürekli giyip kendi yaptığı tahta kadehten şarap içen biri.
Böylesine gösterişten uzak fakir bir marangoz, yaşadığı çevrede geniş kitleleri etkileyememiş ve buna karşın birilerine ilham ve ana malzeme olmuş olabilir.

gerisi önemli değil... dedi ki...

belkide isa'dan çok çok önce doğmuş birinin öğretileri o zamanlar yaşanmış gibi de gösterilmiş olabilir. dediğin gibi isa'yı çarmığa geren roma valisi bile kayıtlarda yok. hikayeyi çok sonraları şartlara göre tamamen yeniden yazmışlardır.

sadeceselin dedi ki...

aslında bu konu hakkında bir sürü spekülasyon bulunmakta. Zeitgesit belgeselini izlediyseniz diğer tanrılarında (Horus, Krishna, Dionysus, Mithra vs.vs.) Hepsi 25 Aralık'ta bir bakireden doğuyor. İyileştirme gibi güçleri oluyor, 12 tane havarileri ve öldükten 3 gün sonra diriliyorlar. Yani aslında yazılan kitaplar ve araştırmalar insanın kafasını çok karıştırıyor. Bilmiyorummmmmmmm, var ya da yok...

Ben Deniz dedi ki...

alcakgönüllü bir yorum:

kanimca isa'nin ve judas'in hikayesine belki biraz daha yüksek bir meta seviyesinden bakmak enteresan olabilir. bu durumda isa etten, kandan bir insani degil komünal acidan büyük bir insan kitlesini insanca bir yasama, esitlige ve icten gelen bir sevgiyle hayata kucak acmaya yönlendirecek bir fikri, bir hayali temsil edebilir. ayni sekilde judas da bu hayalin gercege gecis, yani meta düzeyden dünyaya inis sürecindeki sabirsizligin, hemen simdi sonuc istiyoruz diye huysuzlanmanin ve kendini aceleci bir aktionusmusa kaptirmisligin simgesi olarak da algilanabilir.

isa hayalperesttir. imagine der. all you need is love der. judas beklemez, bekleyemez. etrafindaki binlerce insanin acligini, ezilmisligini havadan fikirlerle doyurulamayacagini düsünür. amaca gitmek yolundaki tüm araclari legal sayar - ölümü legal sayar. musa ile karsilistirildiginda isa aslinda daha pasif bir peygamber veya diger bir deyisle daha pasif bir paradigma icinde varolan bir bakis acisidir. öyle deniz filan yarmaz. kimseyi öldürmez. cekirge sürüsü filan da göndermez. hele insanlarini alip koskoca cölleri filan asmaya hic niyeti yoktur. suyun üzerinde yürür. ölüyü diriltir. hastalara sifa verir. bir yigin balik tutar. ama etrafindaki insanlari ezen sisteme karsi ataga pek gecmez. kendi halinde takilir. bu pasiflik pek tabi ki yandaslarinin arasinda belirli bir sabirsizligin filizlenmesine neden olmus olabilir. simdi düsünüyorum da, acaba acele ise seytan karisir lafi da buradan mi gelmektedir?

judas insanlara bir uyaridir. iyi niyetle baslanilan bir hareketin her zaman iyi sonuclar dogurmayacagini anlatmaya calisir tarihteki bu zavalli figürle. ve fakat ne acidir ki 2000 senedir bu hikaye bize anlatiladursun judas'in anafikrinden nasibini alamamis lider-düsünürlerle doludur tarih.

gerisi önemli değil... dedi ki...

paskalya da nevruz aslında :) dumuzi nin tekrar yeryüze çıkış, yani doğumu isa ya atfedilmiş :) nisan başı olması ise tarih kaymasından ileri geliyor.

anlatılan isa hikaye. ama bence yaşadı. sadece yaşadıkları abartıldı vs...

gerisi önemli değil... dedi ki...

bana faydası olmayan kilisenin papazını sikeyim demek judas. bence güzel demiş o zaman. hayal etmek saçma. eyleme dönmedikten sonra hayal etmenin masturbasyondan farkı yok.

isa aslında ortodosk yahudiliğe karşı açılan bir isyandır. yahudiliğin kirlenmişliğine, hahamların yaptıklarına, o zamanlar hala ayaktaki süleyman mabedinin paraya çevrilmesine karşı çıkar. essenilerden olduğu söylenir. gelenekleri yıkıp tanrıya inancının mabedlere akıtılan para ile aracılarla değil, sevgiyle ve bağlılıkla olacağını söyler. öldürülmesi de bu düzenin yıkılacağından korkan hahamların işi zaten. bence isa sadece düşün adamı değil, eylemciydi. mabeddeki yaptıkları ortada. ama öldükten sonra öğretileri kilisenin tekeline alınıp yine halktan koparıldı. değişen bir şey olmadı. üstelik yeni din yüzünden milyonlarca insan öldürüldü, tarih yeniden yazıldı, kültür mirasları yakılıp yıkıldı.

judas belkide yaşamamış biridir. sadece suçlayacak biri aranıyordur ve kaybolan biri seçilmiştir.

Related Posts with Thumbnails

...

ilet:

ytravisbickle@hotmail.com

Sayfalar

telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.