heyy!!! heyecanlı mısın?!

korkma, okudukça geçer!

23 Ağustos 2010 Pazartesi

wicked game

wicked game, chris issack bandralı bir şarkı olup, kendisi bu parçayı büyük bir düş kırıklığına uğramış vaziyette, elvis'den ödünç alınmış sesi ile, ağlayarak, klasik gitar ile söyler. klibi ise deniz kıyısında geçer ve o megan fox gözlü tatlı bayana ulaşmak için çabalar, onun peşinden koşar durur. klibi zaten siyah beyazdır. kadınla sevişirlerken sarı bir renk verilir. böyle dalgalı bir deniz, beyaz donu ile kumsalda koşan megan fox(sütyeni yoktur, elleri ile kapatmıştır, namuslu bir klip işte), beyaz atletli chris, gökyüzünden bol bol bulut hareketleri, hafif ve tatlı bir esinti derken klip resmen meleklerin sevişmesi gibi duruyor. zaten kumsalda sevişiyorlar. ben hiç kumsalda, altımıza havlu koymadan sevişmedim, bilemeyeceğim, riskli bir durum var ortada, kum bu, kaçar kadının her bir yerine, olmaz demek istiyorum. neyse, chris ağbimiz şarkının sonunda tek başınadır, kadın onu terk etmiştir, ama bulutlar geçerken gökyüzünde, ona kavuşmuştur. yani bu ayrılık ancak cennete kadar sürecektir. chrisciğim şarkı boyunca hüznünü tek başına yaşar. zaten kaşları sürekli küçük emrah pozisyonundadır. hüzünlü bakar, nihat doğan gibi, valla bak. bu bulut teması da aşkın meleksiliğine bir göndermedir zaten. neyse işte, chris issack bu şarkıyı yüzde yüz saf romantikler, terk edilmişler için yapmıştır. onun söyleyiş tarzı ile beraber kadın zaten dünyaya düşmüş bir melektir(fallen angel değil), kendisi de bir melektir. iki melek birbirine aşıktır işte. bunu klibin siyah beyaz olmasından(ama tema daha çok beyazdır), kadının giydiği beyaz dondan, chris'in beyaz atletinden, kadının chris'in sırtına çıkmasından, oldukça dokunaklı dokunuşlardan, kadının dudaklarını ısırmasından, chris'in son derece acı çeker yüzüne, boynundaki altın kolyeye kadar anlarız. anlatılan aşk insanlara ait bir aşk değildir. kadın soyunurken bile striptizcileri kıskandıracak şekilde dokunaklı soyunur. göğüslerine sıra geldiğinde ise siyah iç çamaşırlarının sütyenini chris'in yüzüne atar. ardından palmiye ağacının altında sevişmeye başlarlar. bu sevişme ve aşk meleklere aittir. oysa ville bu parçayı öyle mi yorumlamıştır?
him(orjinal klip yukarıdaki değil), chris isaak'ın bu parçasının tamamen anti tezini söylemiş ve klibini çekmiştir. meleksi bir yüze sahip ville valo karanlıkta dolaşırken üşür ve ısınmak için bir striptiz bara gider. içeri girerken para öder. barda yaşlı bir kadınla konuşrken içkisini alır. striptizcinin arkasındaki him grubu elemanları ise chris gibi giyinmiş birer elvis kopyalarıdır. orada soyunan megan fox gözlü, kıvırcık saçlı bir kadının soyunması izler. şarkı sertleşmiştir bu arada. malum, klasik gitarla penis sertleşmez, o şarkılar softtur zaten. elektro gitar ile şarkı sertleşir, penis de. neyse, müziğin sertleşmesi ile beraber şarkı ruh yerine bedene hitap etmeye başlar. bu yüzden zaten sahilde değil, gecenin loşluğunda striptiz barda çekilmiştir bu klip. bizim striptizci kız, palmiye ağacına inat, striptiz direğine dayanmış ve soyunmaya başlamıştır. chris'in klibinde bir türlü görünmeyen o göğüsler neredeyse tüm klip boyunca görülür. tam bu sırada ville barda takılırken cüzdanını kaptırır. sahnede kadın üstünde kalan en son şey olan beyaz donunu da valo'nun kahve fincanının üstüne atar. donda kahve lekesi kalmıştır! striptizcinin artık her bir yanı görülebilmektedir. bu arada bir sürü iğrenç tip kadına dil atar, parmak gösterir, kaş göz işareti yapar ve sahneye para atarlar. striptizci kadın bu paraları eğilerek toplar. şarkı gittikçe sertleşirken ville elindeki beyaz donla bir ara pis bir tuvalete gider. kirli bir aynaya bakarak şarkı söylerken kadın iyice soyunmuştur. o sırada ville'nin ne yaptığını kameraların göstermesini beklemiyoruz elbette. ama tahmin edebiliyoruz. tahmin edin artık, yazdırmayın bana. daha sonra bara geri döner ve striptizci kadın onu öperken ceketinin cebinden tüm parasını alır. mama kılıklı kadına tam hesabı ödeyecekken cüzdanını ve parasını kaptırdığını anlar. badigard gelir ve sağlam bir yumruk geçirir onun suratına. "nobody, loves no one" dediğinde klüpten sürüklenerek çıkarılmıştır. çünkü paran yoksa kimse kimseyi sevmez demek istemiştir. elinde kala kala, kirli bir ayna önünde gerçekleştirdiği eylem kalmıştır.

velhasıl kelam, ville valo, bu şarkıyı kendi tarzı ile söyleyerek ve klibini çekerek, şarkının gerçek sahibi chris issack ile resmen taşşak geçmiş, itin götüne sokup çıkarmıştır. şarkıyı hayalden, bulutlardan, meleklerden, cenneten kopararak, pisliğin, pespayeliğin, rezilliğin, dolandırıcılığın, sertliğin, bacak aralarının, karanlığın, yeryüzünün ortasına indirmiştir. yani gerçekliğe.

the world was on fire and no one could save me but you.
it's strange what desire will make foolish people do.
i never dreamed that i'd meet somebody like you.
i never dreamed that i'd love somebody like you.

(dünya yanıyordu bebeğim ve beni senden başkası kurtaramazdı, aşkın benim gibi aptallara yaptığı ne garip. senin gibi biriyle karşılaşacağımı hayal etmezdim, daha kötüsü, senin gibi birini bulduktan sonra kaybedeceğimi hiç hayal etmezdim.)

i don't want to fall in love.
this world is only gonna break your heart
i don't want to fall in love.
this world is only gonna break your heart
with you. with you.
this world is only gonna break your heart

(hayır, aşık olmak istemiyorum, biliyorum, bu dünya sadece benim gibilerin kalbini kırmak için var, aşık olmak istemiyorum)

what a wicked game to play, to make me feel this way.
what a wicked thing to do, to let me dream of you.
what a wicked thing to say, you never felt this way.
what a wicked thing to do, to make me dream of you and,

(benim böyle hissetmemi sağlamak için kimbilir neler yaptın, sürekli seni düşünmemi sağlamak için ne planlar uyguladın, çünkü sen hiç böyle şeyler hissetmeyeceksin, seni hayal etmemi sağlaman ne haince bir şey)

i don't want to fall in love.
this world is only gonna break your heart
i don't want to fall in love.
this world is only gonna break your heart
with you.

(hayır, seni sevmek istemiyorum, biliyorum, bu dünya sadece benim gibilerin kalbini kırmak için var, sana aşık olmak istemiyorum.)

the world was on fire and no one could save me but you.
it's strange what desire will make foolish people do.
i never dreamed that i'd love somebody like you.
i never dreamed that i'd lose somebody like you no,

(dünya yanıyordu bebeğim ve çok canım sıkılıyordu, aşkın benim gibi aptallara yaptığı ne garip. senin gibi biriyle karşılaşacağımı hayal etmezdim, daha kötüsü, senin gibi birini bulduktan sonra kaybedeceğimi hiç hayal etmezdim.)

i don't want to fall in love.
this world is only gonna break your heart
i don't want to fall in love.
this world is only gonna break your heart
with you. with you.
this world is only gonna break your heart
nobody loves no one.

(hayır, aşık olmak istemiyorum, bu dünya sadece benim kalbini kıracak, sana aşık olmak istemiyorum, çünkü biliyorum, aslında kimse kimseyi sevmiyor.)

2 yorum:

E.A.Şeran dedi ki...

ÖNERİ: pipilotti rist'den dinle bi de. Ben çok eğleniyorum dinlerken.

http://www.timsah.com/Pipilotti-Rist-Wicked-Game-cover/ZrrM07JN-5c

gerisi önemli değil... dedi ki...

çok iğrenç be, valla bak. eğlenmek için bile dinlenemezmiş.

Related Posts with Thumbnails

...

ilet:

ytravisbickle@hotmail.com

Sayfalar

telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.