heyy!!! heyecanlı mısın?!

korkma, okudukça geçer!

25 Mart 2009 Çarşamba

doğru insandan kaçarken


iki insanın(kadın-erkek ayrımı yapmıyorum) birbirlerini görüp hoşlanmaları normaldir. sevmeleri de normaldir. ama aşk mı, hiç sanmıyorum. dünyada 6 milyar erkek ve kadın var. yani her şekilde 3 milyar seçenek elimizde. çok yaşlıları ve çocukları da çıkarsanız, nereden baksan 2 milyar kişi kalır geriye. ne yani, bu kadar büyük bir yığın dururken doğru insanı nasıl bulabilirsin ki?

seyahat şartlarının kötü olduğu zamanlarda köylüsünden başkasını görmeyenlerin birbirlerini bulması doğal. yani aslı ile kerem normal bir aşk. ama günümüzde olan tek şey reklam bombardımanıdır. herkes reklamını yapmaya mecbur, herkes terk eden olmak zorunda, çünkü güçlü görünmek gerekir, yalan tatlı bir şey, karşındakini kandırmak eğlenceli.

şöyle devam edeyim; kadınların genelde ceplerinde daima bir + 1'leri vardır. bu kişiler ne dosttur, ne değildir, ne sevgilidir, ne de değildir. stepnedir. tanrım, böyle ahmak erkekler de var!

işte kadın terk edildiğinde, terk ettiğinde, canı sıkıldığında, eğlenmek istediğinde kendilerine asla hayır demeyecek kişiyi ceplerinden çıkarırlar ve onu kullanırlar. bu bonus gibidir, hiç tükenmez. + 1'ler değişiklik gösterebilir. burada kimin o kişi olması önemli değildir, + 1'in var olması önemlidir. yani kişi değersiz, +1'in cepte durması değerlidir. erkekte bu durum var mıdır? kısmen, ama erkek terk edildiğinde veya terk ettiğinde bir süre kafasını dinlemek ister. çünkü kadın dırdırı, farenin peyniri tüketmesi gibi kendisini bitirmiştir.

kadın milleti terk ettiği erkeğe karşı çok kullanır bunu. "biz seninle arkadaşız" falan ayağına yatar. yalan, sadece şu an hoşlandığı kişi kendisini siktir ettiğinde, sana dönmek için açık kapı bırakıyordur. neticede gerçekten seninle beraber olsa neler kaybettiğini nereden bilecek ki?!

daha açık anlatımı şudur; uzayda yer kaplayan her nesnenin belirli bir çekim gücü vardır. kadın cinsel organı uzayda bir milim bile yer kaplamadığı halde güneşten bile büyük çekim gücüne sahiptir. ve kadın bunun farkındadır.

köpek çekmek kadın zalimliğinin ve erkek ahmaklığının doruk noktasıdır. kadının kendini sürekli naza çekerek erkeği süründürmesidir. devamı ise gösterip vermemektir. bu iş erkeği umut denizinde yüzer halde bırakıp, kadının kumsalda güneşlenmesi gibi bir şeydir, davranışlar bütünüdür. hayır, nasıl farkına varamıyorsun ki kardeşim. kadının aptalı kesinlikle çekilemiyorken, kadınlar erkeğin aptalına nasıl dayanabiliyorlar, anlamdıramıyorum. bana ilginç geliyor bu durum. kullanmak diyeceğim ama kişi zaten razı durumda, kullanmak da değil.

ey insanoğlu, biri sizi dakikalarca beklettiyse eğer, ne bekliyorsun birader, bas git! taktik bunlar taktik!

hedefe ulaşıncaya kadar idare edilen kişiler vardır. nasıl desem, atv'deki canım ailem dizisindeki halim'in durumu. işte küçük çirkin kız gerçek aşkını bulana kadar halim ile idare eder. aradığı ilk görüşte aşktır ve sonunda mutlu sona ulaşılır. elbette ulaşan ulaşır. bu, nasıl desem, duman'ın haberin yok ölüyorum'unda var "geçti yine boş bir ömür, gözlerinden öpüyorum, haberin yok ölüyorum" der. her ilişki bir ömürdür, her bitiş o ömrün boşa gitmesidir.

"iki insan birbirine yaklaşır, sonra birşeyler duyarlar ve orada bir süre kalırlar. sonra ilginç bir hayale dalarlar. önce bir mutluluk hissederler, sonra saldırılar başlar, daha sonra bir hayranlık meydana gelir ve arkasından büyük bir acı meydana gelir." (faust)

ekstra bir durum ise kadının kadın kankaları halidir. evin hanfendisi ile hizmetçisinin ilişkileri gibi bir durumları vardır. efendi ve köle ilişkisine benzer. böyle bir ilişkisi içerisinde olan iki kadından efendi olanı biri ile görüşmeye başladığında(mesela yandaki yalının küçük beyfendisi) hizmetçi de kendine birini bulur(yandaki yalının beyfendisi olan herifin arabasının şoförü) bu şoför ve hizmetçi parçalarının normal bir ilişkisi yoktur. daima efendilerinin aralarını düzeltmeye çalışırlar, şoför, hizmetçiye sarkar. ama hizmetçinin namusu hanfendidedir. o izin vermeden olmaz.

işte normal hayatta da buna benzer durumlar olabiliyor. kız ile erkek çıkıyor ve kızın en yakın kız arkadaşı erkeğin en yakın erkek arkadaşı ile çıkmaya başlar. ama köle olan kız sülük gibidir, efendilerini asla terk etmez, onların yaşadığı aşk gibi bir aşk yaşamak ister. bir nevi ikinci sınıf aşktır bu.

daha iğrenci de vardır. kadının en yakın kız arkadaşının sizden nefret etme durumu. çünkü o kızı onun elinden kapmışsındır ve senden nefret etmeye başlar. sizi her gördüğünde nefretini gözlerinden okursunuz. "ulan ben ne halt yedim böyle, allah belamı versin hemen uzaklaşmalıyım"a kadar götürür sizi.

ilişki ablası'na girmek istemiyorum. kadının her şeyini anlattığı kendisinden büyük kadın. kıskanç kadındır bu.

yeter...

5 yorum:

zerdüşt dedi ki...

bence abladan da bahsetmelisin. :)

iyi almışsın gazı, iyi de anlatıyosun, hiç bölmeseydin keşke.. :)

aşkın dedi ki...

Kadının en yakın kız arkadaşı..
Ben de diyorum nice s.rt.k niye bana tavır aldı arkadaşlarıyla çıkıyorum diye.

Bu arad ruh ikizi has gone..

http://farawaysoclose-farawaysoclose.blogspot.com/

Curse of nursuz aşkın diyeyim

gerisi önemli değil... dedi ki...

şekerim ablaları en iyi kadınlar bilir. bende onların anlattıkları ablayı fazla yazmak istemedim. ama 30 yaş üzeri, bekar, 20 lerinin başındaki kızlara akıl fikir verip akıl ve fikirlerinin karışmasına neden olan kişilermiş. o kızların cep telefonlarına bile cevap verecek kadar arsızlaşanları varmış. sen sevdayı çok üzdün, artık seninle görüşmek istemiyor tipi lafları bile söylerlermiş.

ruh ikizim sitesini kapatmış, aradığım ruh ikizine ulaşamıyorum :)

Nobody dedi ki...

:))))

gerisi önemli değil... dedi ki...

:))

Related Posts with Thumbnails

...

ilet:

ytravisbickle@hotmail.com

Sayfalar

telif falan istemiyorum, iyi eğlenceler... Blogger tarafından desteklenmektedir.